İsrail’in eski Türkiye Büyükelçisi Alon Liel: Türkiye, düşman bir ülkeye dönüştü
İsrail’in eski Türkiye Büyükelçisi Alon Liel, son dönemde gerginleşen İsrail-Türkiye ilişkileri hakkında konuştu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın İsrail’e yönelik açıklamalarını değerlendiren Liel, “Erdoğan’a alışkınız, yirmi bir yıldır iktidarda, iniş çıkışlar oldu. İlk büyük kriz, 2008’deki Mavi Marmara olayı… Şimdi ise Hamas. Erdoğan’ın çok hassas iki siniri olduğunu biliyoruz, biri Hamas, diğeri Mescid-i Aksa” dedi.
Liel, şunları kaydetti:
“Erdoğan kendisini en Müslüman olarak görüyor. Erdoğan ve Hamas aslında Müslüman Kardeşler hareketine mensupturlar. 2005’te onları (Hamas) kazandıkları Filistin seçimlerine gitmeleri için cesaretlendiren Erdoğan’dı. Erdoğan, Hamas’ın El Fetih’i sandıkta yenmesini her zaman kişisel başarısı olarak gördü, bu nedenle bağlantı çok ama çok güçlü ve her Müslüman ülkede Erdoğan her zaman laik hizip yerine dini hizipten yana. Filistin meselesinde El Fetih’i laik bir hizip, Hamas’ı dindar bir hizip olarak görüyor. Ancak 7 Ekim’den sonra her şey değişti. Erdoğan, bence bu sefer çok kesin bir şekilde bir taraf seçti. NATO’da ve belki de tüm Batı dünyasında Hamas’ın terör örgütü değil siyasi parti olduğunu iddia eden tek ülke. Bu nedenle, İsrail’in terörist bir devlet olduğunu söylemek de dahil olmak üzere olayların yoğunluğu ve nükleer meseleyi dile getirmesiyle bizden vazgeçti ve Hamas’ın tarafını seçti.”
“SİVİL TİCARET DE ZARAR GÖRECEK”
Liel, Türkiye ile İsrail arasındaki ticari ilişkilere dikkat çekerek, “Bence bu sefer farklı, çünkü son iki yılda bize başarılı bir şekilde kur yaptı. Onunla ilişkilerin normalleştirilip normalleştirilmeyeceği konusunda birçok tartışma vardı, bu süreç iki yıl sürdü ve yine de her şeyden vazgeçip bir taraf seçti. Ekonomi ile ilgili olarak, ticaret ilişkisi önceki krizlerden kurtuldu, ancak güvenlik ilişkisinden kurtulmadı” diye konuştu.
Liel, “Ayakta kalan sadece sivil ticarettir ve bu sefer sivil ticaretin de zarar göreceğini düşünüyorum. Son bir yılda 9 milyar dolar ticarete ulaştık. Erdoğan’ın, incineceğini düşünüyorum, çünkü şimdi onunla iş yapmak istemeyecek birçok İsrailli olacak. Türk basınında bir Türk mahkemesinin Netanyahu’yu savaş suçlarından yargılamaya karar verdiğine dair haberler de var. Ancak, burada dikkat edilmesi gereken husus, İsrail ile olan ilişkinin uzun süre ciddi şekilde zarar göreceği, Filistin davasıyla ilgilenmek için yönetilemez bir dürtüye sahip olduğu ve Hamas’ın yanında bu konuda da çok yer alacağına inanıyorum” diye ekledi.
“ERDOĞAN’A BİR ÇİZGİ ÇEKMEMİZ GEREKİYOR”
Hamas’a işaret eden Liel, “Erdoğan, önce Hamas üyelerinin Türkiye’ye dönmesine izin verecek. Bize yaklaştığı iki yıl içinde, Salih el -Arouri de dahil olmak üzere Hamas üyelerini ülkeden çıkarmasını talep ettik ve onları kovdu. Onlar, eğer bir daha İstanbul’a ya da Ankara’ya gelirlerse, kovacak gibi görünmüyor. Ayrıca rehine konusunda devreye girebilir. Hamas’ın katillerini almaya istekli ne Avrupa’da ne Kuzey Amerika’da ne de Latin Amerika’da hiçbir ülke göremiyorum. Erdoğan, ülkesindeki politikayı belirliyor, üzerinde hiçbir baskısı yok, hükümeti ve her şeyi yönetiyor. Uzun yıllardır bize düşman olduğu için muhalefeti de bizi düşman yaptı. Ayrıca, bizi zorlamaya çalışacağı bir diğer konu da Gazze’nin yeniden inşası” dedi.
Erdoğan’ın söylemlerine karşı İsrail’in ne yapması gerektiği sorusuna Liel, “Üç haftadır temelde öfkeli ve radikalleşiyor. İlk 10 günde öyle değildi, kaçırılan ailelerle görüşmek istediğine dair üstü kapalı mesajlar bile verdi. Öfkelenmeye başladığından beri İsrail çok ılımlı tepki verdi. Mecliste yaptığı konuşma ve İstanbul’da düzenlenen mitingden sonra büyükelçisinin görevden alınması gerekiyordu. Şimdi ne yapılacağı konusunda bir tartışma var. İsrail’in Erdoğan’a bir çizgi çizmesi ve bunun bittiğini söylemesi ve sakinleşmeye başlaması gerektiğini düşünüyorum. Bence en azından elçilerini buradan çıkarmalıyız. Büyükelçiliği kapatmazdım veya diplomatik ilişkileri koparmazdım. O da diplomatik ilişkileri koparmazdı” dedi.
“DÜŞMAN BİR ÜLKEYE DÖNÜŞTÜ”
“Türkiye, askeri açıdan İsrail’e yönelik bir endişe oluşturabilir mi?” sorusuna Liel, “Bugün İHA’lar alanında inanılmaz yeteneklere sahip. Rusya ile Ukrayna arasındaki savaşta çok önemli bir oyuncuydu, İHA’ları Ukraynalıların çıkarları için olağanüstü bir şekilde kullandı. Sanırım onu durduracak olan şey; ABD, NATO ve bazı Avrupalılar… İsrail’le bir şekilde savaşmasına izin verilecek, bunu Hamas değilse bile Hizbullah aracılığıyla yapabilir. Ama henüz bu yönde bir adımı yok” dedi.
Liel, “Bu süreçte Türkiye’yle turizm ve ticaret alanlarındaki işbirliği önemli ölçüde etkilenecektir. Oraya ilk kez 1978’de gittim. Orada bize karşı çok olumlu bir tavrı olan önemli bir laik kesim var. Erdoğan, onları siyasi olarak sildi ve bugün Türkiye, bize karşı düşman bir ülkeye dönüştü. Orada görev yapan ve konuyu Dışişleri Bakanlığı’nda yıllarca ele alan biri olarak Türkiye’nin nereye geldiğini görmek acı verici” ifadelerini kullandı.